Karar duruşu
Derin bir konu hakkında üç beş satır karalamak istiyorum.
Kesinlikle anlam veremiyorum artık. Bu insanları her şeyden koruma çabası, her tecrübeyi aktarma, her hatayı yaşanmasın için ortadan kaldırmaya çalışma gayreti nedir Allah aşkına. Eskiden ben de böyleydim, değildim demiyorum. Belki hala ara ara yapıyorumdur farkında olmadan. Düzeltmeye çalışıyorum.
Arkadaşlar, bir insanın gerçekten yaşıyor olabilmesi için hatalar ve doğrular tecrübe etmesi gerekiyor. Kaldı ki senin için hata olan bir şey onun doğrusu olabilir. Herkes farklı yaratılmışken tek bir kalıba sokulma çabası nerden çıktı, kim çıkardı? Mesela ben kolay kolay pişman olan bir insan değilim. Bir hatayı bilinçli olarak yapmışsam o hatadan pişman olmam, yapmasan daha iyi olurdu derim belki ama "ulan keşke yapmasaydım" cümlesini kullanmamaya özen gösteririm. Hatamın bedelini de paşa paşa öderim. İnsan bir şey yapıyorsa arkasında durmalı bunu savunurum. Ben her sözümün ardında kayıtsız şartsız dururum demiyorum, insanım hatalarım var, fakat buna özen gösteririm olabildiğince. Ben insanların karar verebilme yetilerinden bahsediyorum. Herkesin kararlarını iyi kötü kendisi vermesinden bahsediyorum. Kimsenin kimseyi kendinden daha çok düşüneceğini, daha iyi bileceğini düşünmüyorum. Bakın tavsiye vermek başka karar verdirmek başka. Zaten ben de insanların tecrübelerinden elimden geldikçe faydalanmaya çalışırım. Kafama yattığı, yüreğime sindiği kadar. Fakat bir şeyin eğrisini doğrusunu ben de biliyorsam, sonuçlarını tahmin edebiliyorsam, kararımı da vermişsem sorgulamada lüzum görmüyorum. Neticede herkese bir hayat bağışlanmış ve herkes o hayatı yönetmekle mesul. Herkes kendi hayatını yönetsin kafi.
Çok fazla yazılacak şey var elbet, lakin yorgunum. Bir şekilde yine aynı konulara döner dolaşır gelirim muhtemelen. O vakit yeniden yaparız bir şeyler. Şimdilik sadece buna göre hayatımızı devam ettirsek bile yeter.
İnsanların hayatınıza karışmadığı, insanların hayatına karışmadığınız güzel zaman dilimleri umuyorum. Her şey güzel olmasa da her şeyi kendiniz yapmış olun. İçinize sinen ne varsa yaşayın, kalbiniz sizi doğru yere götürecektir, sağlam bir kalbiniz varsa şayet.
Kesinlikle anlam veremiyorum artık. Bu insanları her şeyden koruma çabası, her tecrübeyi aktarma, her hatayı yaşanmasın için ortadan kaldırmaya çalışma gayreti nedir Allah aşkına. Eskiden ben de böyleydim, değildim demiyorum. Belki hala ara ara yapıyorumdur farkında olmadan. Düzeltmeye çalışıyorum.
Arkadaşlar, bir insanın gerçekten yaşıyor olabilmesi için hatalar ve doğrular tecrübe etmesi gerekiyor. Kaldı ki senin için hata olan bir şey onun doğrusu olabilir. Herkes farklı yaratılmışken tek bir kalıba sokulma çabası nerden çıktı, kim çıkardı? Mesela ben kolay kolay pişman olan bir insan değilim. Bir hatayı bilinçli olarak yapmışsam o hatadan pişman olmam, yapmasan daha iyi olurdu derim belki ama "ulan keşke yapmasaydım" cümlesini kullanmamaya özen gösteririm. Hatamın bedelini de paşa paşa öderim. İnsan bir şey yapıyorsa arkasında durmalı bunu savunurum. Ben her sözümün ardında kayıtsız şartsız dururum demiyorum, insanım hatalarım var, fakat buna özen gösteririm olabildiğince. Ben insanların karar verebilme yetilerinden bahsediyorum. Herkesin kararlarını iyi kötü kendisi vermesinden bahsediyorum. Kimsenin kimseyi kendinden daha çok düşüneceğini, daha iyi bileceğini düşünmüyorum. Bakın tavsiye vermek başka karar verdirmek başka. Zaten ben de insanların tecrübelerinden elimden geldikçe faydalanmaya çalışırım. Kafama yattığı, yüreğime sindiği kadar. Fakat bir şeyin eğrisini doğrusunu ben de biliyorsam, sonuçlarını tahmin edebiliyorsam, kararımı da vermişsem sorgulamada lüzum görmüyorum. Neticede herkese bir hayat bağışlanmış ve herkes o hayatı yönetmekle mesul. Herkes kendi hayatını yönetsin kafi.
Çok fazla yazılacak şey var elbet, lakin yorgunum. Bir şekilde yine aynı konulara döner dolaşır gelirim muhtemelen. O vakit yeniden yaparız bir şeyler. Şimdilik sadece buna göre hayatımızı devam ettirsek bile yeter.
İnsanların hayatınıza karışmadığı, insanların hayatına karışmadığınız güzel zaman dilimleri umuyorum. Her şey güzel olmasa da her şeyi kendiniz yapmış olun. İçinize sinen ne varsa yaşayın, kalbiniz sizi doğru yere götürecektir, sağlam bir kalbiniz varsa şayet.
Yorumlar
Yorum Gönder